Hayat
Daktiloya çekilmiş kağıdın arkasında şu dörtlük vardı;
Yüzün, sevginin armasıydı
Yüzün, iyiliğin atlası
Hüzün yabancı değil bana
Hep kursağımda duran
‘Kaçıncı kilometresi bu kağıdın?‘ Başlıyordu yazı hakikaten
kağıdın köşeleri yıpranmış bıraz nemli ve hamura dönmek üzereydi. Ön yüzündeki
daktilo vuruşları ve arka yüzündeki mürekkep iç içe girmiş hiç okunaklı olmayan
bir el yazısını iyice zorlaştıran bir hale sokuyordu. ‘Kaç tren, kaç vapur, kaç
troleybüs ve kaç otobüs. Vay ki ne vay! Demek böylesine demleniyor hatıralar
sonra böyle sağılıyor imbiğinden en sonunda süzgün icmal. Bödge, hala körpe
midir?’ Kelimelere bakılırsa sizin de takdir edeceğiniz gibi yakın geçmiş.
Bödge ise çağ ve zaman anlamına geliyor ayrıca troleybüs ise İstanbul, Ankara,
İzmir ve Malatya’da faaliyet göstermiş. Yıllara ortalama olarak
değerlendirdiğimiz de ise başlangıçları 1954 İzmir, 1961 İstanbul, 1947 Ankara
ve 2015 Malatya. Malatya ihtimali tabi ki de manasız kısmına giriyor. Vapur ise
Ankara ihtimalini biraz daha düşük tabi ki şehirler arası seyahati de
göz arda etmemeliyiz.
‘Dalgalar kıyıya paralel hayalet-i ruhiyen ise ruhuma. Şu
ikindi vakti gökyüzünden düşüyor güneş, kocaman bir ümit gibi.’ Böylelikle
Ankara ihtimali de biraz daha kesikleşti.
Sayfa sonu şöyle bitiyor;
‘Portakal renginde, sinesinde kırmızının tüm tonları
Sen olsaydın eğer o gün
Terzide diktirdiğim bu ruhum
dik duracaktı’
Ön yüzünde ise ne tarih vardı
ne bir ipucu. Hukuk bürosu çalışanı olabilirdi. Hakim yahut savcı. Belki de vekil?
Hemen hukukçu bir arkadaşıma danıştım, o da ben pek anlamam diye başka birine
yönlendirdi. Duruma pek mana veremese de, yanıtladı. Bakanlardan ve
partisizlerden seçileceği üzerine bir satır arasında 1960 anayasası olacağını
iletti.
Daktilo ile çekilmiş son
kısımda
et la vie, c'est la vie...
Ve hayat, hayattır.
Yazıyordu, bir film repliği
olduğunu öğrendim. 1962 yapımı bir film. Vivre sa vie
Neredeydi İstanbul? İzmir?
Ankara? Bilmiyorum ama duygusu çok yakındı. Bu eskiceden aldığım çantanın
içinden çıkan mektup başka bir eskiciye ulaşıncaya kadar, hoşça kalın.
Yorumlar